House of Cards 3. Sezon 8. Bölüm

Chapter 34
House of Cards 3. Sezon 8. Bölüm Türkçe altyazılı orijinal dilinde yabancı dizi izle, House of Cards 3. Sezon 8. Bölüm ücretsiz mobil dizi izle. House of Cards 3. Sezon 8. Bölüm hakkında yorum yapabilirsiniz.
×
Listelerim (0)
  • Henüz bir liste oluşturmadınız.
Ses Sorunu ×

Android Cihazlarda Ses Sorunu Çözümü

1Dizinin Konuşma sesleri gelmiyor sadece müzik sesleri geliyor ise, cızırtı vb. sorun yaşıyorsanız. Uygulama marketinden Firefox isimli uygulamayı indirip sitemize o uyguluma ile giriş yapın.

2 Son güncellemelerini almayan android cihazlarda codec ses problemi yaşanıyor özellikle bu sorunu yaşayanlar firefox uygulamasını indirip bu sorunu çözebilir.

3 Sık sık tarayıcı geçmişinizi, çerezlerinizi temizleyin.

Çeviri Notları

*Bastogne : belçika'nın almanya sınırına yakın yerleşim birimi. özellikle ikinci dunya savaşı sirasinda 1944'te onemli carpışmaların merkezini ve hedefini oluşturmuştur.

*Cedar Rapids : Iowa'da bir yerleşim birimi

*Afscme : Amerika'da bir sendika.

*FYF : Felaket Yardım Fonu (DRF: Disaster Relief Fund)

Bölümü beğendiniz mi?
House of Cards House of Cards 3. Sezon 8. Bölüm
House of Cards
Dizinin Sayfasına Git
Sezonun Diğer Bölümleri
Yorumlar 4 Yorum

Yorum yazmak için giriş yapmanız gerekiyor. Üyelik tamamen ücretsiz.

Üye ol.

Yorumlar spoiler içerebilir, yine de görüntülemek ister misiniz ?

  • cankoconurKayıtlı Üye

    doug dogru yola gel..


    2

    0
    Cevap yazmak için üye ol.
  • ahmet-beyKayıtlı Üye

    Spoiler içeren alan

    bu bölümde bazı gerçekçi olmayan kısımlar gördüm onlara dikkat çekmek istiyorum.
    10:39 da dunbarın yaptığı konuşmayı ele alalım.
    bu tarz bir konuşma halkı ateşlemez ve sana mitingde kazandırmaz. neden mi? karşında saçı sakalına karışmış dayılar ve ev hanımları var ve sen çıkıp ” 7.8 milyar dolardan, 10 da 1den ve yoksulluk sınırından bahsedip istatistiksel bilgi veriyorsun. insanlar bunu anlamaz anlasa bile unutur ya da gaza gelmelerini sağlamaz. bir mitingde ne söylediğinden çok nasıl söylediğin önemlidir. kaç bilimsel çalışmadan yararlandığndan çok kelimelerini ne kadar süsleyebildiğin önemlidir.
    kadın:”amerikan hükümeti walmarta onda birinden fazla çalışanına 7.8 milyar dolar dağıtıyor.”
    kalabalık: “HÜLOOOOOĞ”
    HHVAICUWICWBU
    Bir diğer kısım da şu 08:00
    bize hep basın ve medya yoluyla halkın her zaman hoşgörülü ve demokratik liderleri tercih edeceği söylendi. lakin gerçek şu ki bu bir YALAN. varlığımızın on binlerce yılını yabanıl hayatta geçirmiş olan biz homo sapiensler, hoşgörülü ve demokratik liderler yerine cesur, gözüpek, dominant ve güçlü liderlere hayranlık duyuyoruz. Tabi ki bunu lafta kabul etmeyiz zira bunu dile getirmek bazılarına küçük düşürücü gelebilir ve liderler de dahil kimse demokratik olmanın(daha doğrusu gözükmenin) getirdiği primden vazgeçmek istemez. Lakin tarih boyunca gerçekleri tükürenler olmuştur. örneğin Adolf Hitler kavgam adlı kitabında şöyle söyler:”kadınlar nasıl ki zayıf olana baskı yaptıkları halde güçlü olanın karşısında diz çökerlerse topluluk da otoriter olanı zayıfa tercih eder.topluluklar hoşgörü karşısında daima laçkalaşır.” bu yeterli gelmediyse gustave le bon kitleler psikolojisi kitabında şöyle der: “kitleler her yerde kadın gibidirler.onlara dayanan biri az zamanda çok yükseklere çıkabilir ama daima al aşağı edilme korkusuyla yaşar…..kitleler güce karşı saygı besler ve zayıflığın bir çeşidi olarak gördükleri iyiliğe karşı pek az ilgili gözükürler. kitlelerin eğilim ve sevgisi “iyi” hükümdarlardan çok baskıcılara karşı olmuştur. onlar alaşağı edildikten sonra çiğnenmelerinin sebebi şudur ki,gücü kaybettiklerinde kitlelerin hor gördüğü zayıflar kısmına katılırlar” tabi ki diktatörlüğü güzellemiyorum. ancak kitlelerin ve( kadınların,alın size ilişki tavsiyesi :D) dominant ve güçlü olan karakterlere olan hayranlık ve sevgisinin bilincinde olmak lazım. bu yüzyılda söylenenin tersine…
    bunun örneklerini her yerde (farklı ölçeklerde)görebilmemiz mümkün; ülkemizde erdoğan rusyada putin amerikada hoşgörülü liberal clintona karşı trumop gibi bir adamın basının onca propagandasına rağmen kazanması ve hatta o kötü yönetiminden sonra bidenın karşsında az daha tekrar kazanacak olması… biden da daha kötü yönetti orası ayrı .d yanı kısacası dominant liderlere hayranlıktan bahsedince illa hitlere musolini ye franco ya atatürke gitmeye gerek yok.

    2

    2
    Cevap yazmak için üye ol.
  • ahmet-beyKayıtlı Üye

    YASA 9 Eylemlerinizle kazanın asla tartışmayla değil.

    tıpkı frankin kongredekilerle tartışmak ve seçim kampanyaları gibi it dalaşlarıyla uğraşmak yerine america works için çalışması ve bu eyleminin sonuçlarını göstererek kazanmaya çalışması gibi


    1

    0
    Cevap yazmak için üye ol.
Reklamı Kapat