Dünya yüzeyinden 150 metre aşağıya iniyoruz... Şimdiye kadar inşa edilmiş en güçlü nükleer denizaltı olan Colorado’nun mürettebatı görev başında... Pakistan yakınlarında çatışmaya girmiş bir bot dolusu Amerikan deniz komandosu, yaralı olarak bu gemiye sığınıyor. Olan biteni anlatmaktan kaçınan komandolar, tüm esrarengizlikleriyle kendilerine soru sorulmasına da izin vermiyor. Ekvatoru geçmiş olmalarını kutlayan Colorado mürettebatının sevinç gösterileri ise, ikincil bir ağ üzerinden gelen sarsıcı bir emirle yarıda kalıyor. Sadece Washington devre dışı kaldığında kullanılan Antarktika ağından yollanan bu mesajda, kahramanlarımızdan Pakistan’a nükleer füze saldırısı yapmaları isteniyor. Geminin kaptanı Marcus Chaplin, emrin doğruluğunu sorgulayıp, onaylanmasını talep ediyor ancak o dakika görevden alınıyor. Yerine geçen ikinci komutan Sam Kendal da emri uygulamayınca, Colorado gemisi füze saldırısına uğruyor ve tüm mürettebat kaçak ve vatan haini ilan ediliyor... Bir anda Amerikan ordusunu karşılarına alan deneyimli askerler Chaplin ve Kendal, tayfayı egzotik fakat tehlikeli Sainte Marina Adası’nda karaya çıkartmayı başarıyor. Ancak ada, gezegendeki en büyük nişan tahtasına dönüyor. Adadaki NATO Dinleme İstasyonu’nu devralan bu 24 kişilik grup, hayatta kalabilmek için kendilerini dünyanın en küçük ulusu ilan etmek zorunda kalıyor. Bu adada yeni bir hayat, sığınacak bir yer ve aşkı bulan kahramanlarımız, bundan sonra hem adlarını temizlemeye hem de evlerine geri dönmenin bir yolunu bulmaya çalışıyorlar...